Çok Aziz ve Pek Muhterem Müslümanlar; Bu hitabımın herkes muhatabıdır. İnsan yaratılış itibariyle mübarek bir varlıktır. Allah Teâlâ Hazretleri, insanı mübarek bir hizmet için çok kutsi bir manada yaratmıştır. Birçok ilahi, rabbani, samedanî vazifeleri vardır; manasız ve başıboş bir varlık değildir. Bu vazifeleri yerine getirdiği, Allah’a kulluk ettiği ve yasaklarından sakındığı takdirde; melekleşir, ulvileşir, Rabbine yakınlaşır. Melekleşir derken meleklerin gıpta ettiği nazlı bir varlık haline gelir, demek istiyorum. Âlemlerin Rabbine niyaz ediyorum; “Ya Rabbi; bizi seçtiğin ve sevdiğin kullarına ilhak eyle.” (Tahir Büyükkörükçü)

Allah’ın dostlarına dost, düşmanlarına düşman, Mevlana hayranı, fıkıh ve tasavvufta çok titiz, Şer-i Şerif’e uymayan hallere asla itibar etmeyen, misafirperver, hayır yapmada önde olmayı seven, yakınlarına ve çevresine “Nerede bir hayır işi varsa, sizin de mutlaka payınız, katkınız olsun” diye tavsiye eden, en büyük derdi İslâm’ın ve Müslümanların yüzünün gülmesi olan; “Çok çile çektik. Bir iyi gün görelim, İslâm adına bir oh diyelim de öyle ölelim” diyen; Tahir Büyükkörükçü Hocaefendinin vaazlarından oluşan bu eserle biz, O’nun, “Kur’an-ı Kerim gönüllerdeki bütün dertlere şifa ve hidayet kaynağıdır. En doğru yoldur. Asırlara asırlar eklense ve biz Kur’an’dan bahsetsek, Allah şahittir ki bu güzelin vasfı bitmez ve bitmeyecektir.” duasına dahil olmayı istedik.