Dünyada, özellikle son dönemde yaşanan hızlı toplumsal değişimler, kamu hizmetlerinde sayı ve kalite artışını zorunlu hale getirmiştir. Bu durum, eldeki kaynaklarla söz konusu hizmetlerin sunumundan birinci derecede sorumlu yöneticilerin niteliklerini de ön plana çıkarmıştır.

Yöneticilerin bu nitelikleri literatürde genellikle görevi başarıyla yapabilme gücü, başarılı olma karşılığında hak etme, işin ehline verilmesi, layık olanın göreve gelmesi, hakkı olanın makam edinmesi anlamlarına gelen son derece muğlak liyakat kavramıyla tanımlanmaya çalışılmaktadır.

Zira liyakatin, çalışanların aidiyet duygusundan iş tatminlerine ve hizmetten yararlananların memnuniyetine kadar birçok olumlu etkiler gösterdiği kabul edilmektedir. Aksinin ise devlete olan güven duygusunu zedeleyen, adalet inancını zayıflatan, yozlaşma ve kamu zararı gibi olumsuz etkilerle kişileri dar görüşlü, talimatla hareket eden, risk analizi yapamayan ve otoritesiyle günü kurtarmaya çalışan, idare etmekten öteye gidemeyen idarecilikten öteye taşıyamayacağı ileri sürülmektedir. Bu nedenle devleti temsil edecek kişilerde liyakat belirleyici olarak görülebilmektedir. Dolayısıyla bu durum akademik çalışmaların da genellikle kavramın unsurların tespitine ve yönetici adaylarının bunları taşıyıp taşımadığının belirlenmesi üzerine yoğunlaşmasına neden olmuştur. Ancak Türkiyede son dönemde fazlasıyla duyulan, kendisinden iyi yönetim ve nihayetinde toplumsal refah beklenen liyakatin bekleneni veremediği eleştirilerini engellemek mümkün olamamıştır.

Dr. Erdem Dibek, bunun nedeninin liyakatin değerlendirilenin sahip olduğu nitelikler olarak görülen olan dar bakış açısından kaynaklandığına dikkat çekmiş ve esas belirleyicinin değerlendirenlerin (kişi, grup, kültür, toplum) liyakate olan yaklaşımlarında (bakış açısı) olduğunu ileri sürmüştür. Çoğu toplum ve kültürde insan canı kutsal kabul edildiğinden kuşkusuz sağlık hizmetleri kesintisiz ve sorunsuz sunulması gereken kamu hizmetlerinin en başında gelmektedir. Dolayısıyla bu durum sağlık yöneticilerinin niteliklerini de son derece önemli hale getirmiştir. Bu kapsamda sağlık hizmetleri paydaşı sağlık çalışanı, doktor, vatandaş, sağlık hizmetleri ve diğer kamu hizmetlerinde yöneticilik deneyimli katılımcılar üzerinde yapmış olduğu nitel çalışmada elde ettiği bilgi ve bulguları okuyuculara aktarmaya çalışmıştır.