Tarihsel süreçte kadının toplum içindeki yeri ve önemi konusu günümüz gelişmiş toplumlarında hayli ilgi çekmektedir. Yazılı kaynakların olmadığı en erken dönemlerde kadının çok önemli bir konuma sahip olduğu, arkeolojik buluntular sayesinde anlaşılmaktadır. Bu dönemlerde kadın, üreme ve bereket sembolü olarak tanrıça mertebesine yükseltilmiş ve kabilenin devamını sağlayan varlık niteliğiyle büyük saygı görmüştür. MÖ 4. bin yılın sonlarına doğru Sümer ve Mısır uygarlıkları ile yazılı dönemlere geçilmesiyle beraber bilgilerimiz muazzam şekilde artmıştır. Bu yazılı kaynaklar sayesinde kadınların toplumsal yaşamdaki yerlerini kronolojik düzen içinde ve toplumlar arası karşılaştırmalar yaparak izleyebilmek mümkün hâle gelmiştir.

Günümüzde kadının sosyal yaşamdaki rolü ve değeri bakımından toplumlar arasında halen çok büyük farklılıkların yaşandığını görmek ne yazık ki çok üzücüdür. Ülkemizde ise kadınlar her gün rahmet ve minnetle andığımız büyük önder Atatürk’ün devrimleri ve kurduğu Laik Demokratik Türkiye Cumhuriyeti sayesinde bazı Batı toplumlarından bile önce erkeklerle eşit haklara sahip özgür bireyler hâline gelmişler ve böylece erkek egemen toplumların “yaşayan ölüleri” rolünden büyük ölçüde kurtulabilmişlerdir. Elinizdeki kitap günümüz toplumlarında fiziksel veya psikolojik erkek şiddetine maruz kalan kadınların toplumsal mücadelesine ve “cinsiyet eşitliği” kavramına biraz olsun katkıda bulunabilmek adına Eskiçağ Tarihi boyunca, içinde yaşadıkları erkek egemen toplumlarda cesaretleri ve akıllarıyla iz bırakan kadınları tanıtmayı amaçlamaktadır. Bu hedefe yönelik projemizin ilk kısmını oluşturan bu kitap Sarmat kraliçesi Amage, Karialı Artemisia I, Ariaspes kızı Atossa, Lydia kralı Kandaules’in onurlu karısı, Kyros II’nin kızı Atossa, Makedon kraliyet sarayından Büyük İskender’in annesi Olympias başta olmak üzere Eurydike, Kleopatra, Kratesipolis, Kynna ve Roksane, Pers kraliçesi Rhodogune, Assur kraliçesi Semiramis, Maiotisli Tirgatao ve son olarak kadına büyük değer veren eski Türk toplumlarından İskit/Massagetlerin kraliçesi Tomyris’i (Tomris Hatun) antik yazarlar ve modern bilimsel kaynaklar ışığında ele almakta ve mevcut bilgileri bir araya getirerek siz değerli okuyuculara sunmaktadır.