Selefiler ve Selefilik etrafında cereyan eden tartışma Modern İslam Araştırmaları içinde çok önemli bir yer tutmaktadır. Bu durum sadece İslam dünyası içindeki entelektüel çevre ile sınırlı kalmayıp, İslam dünyası ile ilgilenen tüm uluslararası entelektüel çevre için de söz konusudur. Selefilik etrafında dönen bu tartışma, özellikle 11 Eylül’de New York ve Washington şehirlerine el-Kaide’nin gerçekleştirdiği düşünülen saldırıların akabinde, yani 21.

yüzyılın başından itibaren daha da yoğunluk kazanmaya başlamıştır. Aynı şekilde, “selefiler” olarak nitelenen İslami grupların, Amerikan işgaline karşı Afganistan ve Irak direnişini gerçekleştirdiği yıllar da bu tartışmanın ayyuka çıktığı bir başka zaman dilimi olmuştur. 2010 yılının Aralık ayında Tunus’ta Arap devrimlerinin alevlenmesi, diğer Arap ülkelerine yayılması ve gerçekleşen devrimlerin akabinde birçok selefi cemaatin siyasi partiler kurması ile birlikte Selefilik tartışması, güvenlik ve askeri uzmanların ve akademik dünyanın sınırlarını aşmıştır.

Devrimden sonra Mısır’da yapılan ilk parlamento seçimlerinde selefi koalisyonun oyların yüzde yirmisini almasından sonra, selefiler ve Selefilik etrafında dönen tartışmalar geçmişe dönük tarihi bir olgu anlayışının da sınırını aşarak toplumların ve devletlerin geleceği ile bağlantılı bir mesele perspektifi ile ele alınır olmuştur.