Ahıska Türkleri…

Sürgünle geçen hayatlar…

Bitmeyen göç hikayeleri…

Yollarda yorulan insanlar…

Sürgün edilen, gitmeye zorlanan, göçten başka çare bulamayan insanların gittikleri yerlerde sürgün verip yeşerdikleri, hayata yeniden başlamak için gerekçeler ürettikleri, inançlarına sarılıp vazgeçmedikleri bu gerçek olayların anlatıldığı kitapta acı olaylara rağmen “umut” her satırda yanınızda olacak.

Bu kitap Ahıska Türklerinin geçmişten günümüze yaşadıklarını “Ertaş Ailesi” odağında ele alırken sizleri bireysel ve toplumsal bellek, kayıpla yüzleşme ve aile bağları gibi kavramlar üzerine düşünmeye yönlendirmektedir. İbrahim’in yaşadığı duygusal yolculuk, geçmişin izlerinin ve hatıralarının bireyler üzerindeki etkisini gözler önüne sererken insanın kendisini bulma arayışında tarihi gerçeklerin göz ardı edilemeyeceğini hatırlatır.

İnsanlar, tarih boyunca yaptıklarıyla, düşündükleriyle ve toplumsal ilişkileriyle tarihi şekillendirirler. Aynı zamanda tarih de insanların yaşamlarını, kültürlerini, savaş ve barışlarını, sosyoekonomik durumlarını şekillendirir. Bu bağlamda insan ve tarih iç içe geçmiş derin bir bağ ile bağlanmıştır.

İnsan tarihtir, tarih insandır…

Bu ifadeye katılıyorsanız doğru kitabı inceliyorsunuz demektir.

Keyifli okumalar…